İncil'de Kumar Hakkında Ne Diyor? Hristiyanlıkta Kumarın Anlamı ve Bakış Açısı

İncil'de Kumar Hakkında Ne Diyor? Hristiyanlıkta Kumarın Anlamı ve Bakış Açısı
yazar Sedef Korkmaz 0 Yorumlar

İncil'de Kumar Hakkında Ne Diyor? Hristiyanlıkta Kumarın Anlamı ve Bakış Açısı

Kumar dünyanın dört bir yanında tartışılan ama çoğu zaman insanlar arasında utanarak konuşulan konulardan biri. En ilginç kısmı ise herkesin gizlice merak ettiği soru: "İsa kumar hakkında ne derdi?" Özellikle Türkiye gibi farklı inançların özgürce paylaşıldığı bir ülkede büyümek, insanın aklına bu tür sorular getiriyor. Evde Efe televizyonu kurcalarken ya da kedi Mavi pencereden dışarıyı izlerken, bazen gündelik hayatın ortasında bile bu tür konulara dair bir sohbet patlak verebiliyor. Hele ki çevremdeki arkadaşlarım ya da ailede konu dönüp dolaşıp değişik şans oyunlarına geldiğinde, fark ettiğim şey herkesin bakışının çok değişik olduğuydu. Peki Hristiyanlığın kurucusu olarak kabul edilen İsa gerçekten kumara dair ne anlatırdı? İncil'in satır aralarına girip, insanların neden meraklandığını ve ne cevaplar bulunduğunu masaya yatırmak şart gibi geliyor bana.

İncil’de Kumar Geçiyor mu? Metinler ve Yorumlar

Hemen herkesin aklında önce bu soru uyanıyor: "İncil'de kumar direkt olarak geçiyor mu?" Dürüst olmak gerekirse, İncil’in hiçbir yerinde "kumar" sözcüğüne rastlayamazsınız. Ama bu, dinin ve İsa'nın bu konuda fikrinin olmadığı anlamına gelmiyor. Tam tersine, İncil’in anlatılarında paranın, riskin ve hırsın insan üzerindeki etkilerine ilişkin birçok mesaj bariz şekilde görülüyor. Örneğin, Yeni Ahit’in Matta 6:24 bölümünde İsa, "Kimse iki efendiye hizmet edemez... Siz hem Tanrı’ya hem de paraya kulluk edemezsiniz" diye anlatıyor. Buradaki "para" kelimesi Grekçe’de "Mammon" yani servet, para sevgisi anlamında kullanılmış. Bu bakış açısı, paranın amaç hale getirilmesinin ruhsal olarak insanı nasıl bölebileceğine doğrudan bir uyarı niteliğinde.

Dahası, İncil’de Roma askerlerinin, İsa çarmıha gerildikten sonra elbisesini almak için kura çekerek yani bir tür şans oyunu oynadıkları vurgulanır (Yuhanna 19:24). O dönemde bu, yaygın bir asker eğlencesiydi. Ama burada kumarın kendisinin değil, askerin şans oyunuyla kayıtsız ve duygusuzca bir tutum benimsemesinin anlatılması önemli. Hristiyan bilginlerin çoğu, burada şans oyununu onaylayan veya teşvik eden bir taraf göremiyor. Yani, şans faktörü veya ani madde kazanma dürtüsünün insanları bencilliğe ve başkasının hakkını umursamamazlığa itebileceğini, İncil’in bu tür örneklerle eleştirdiği söylenebilir.

Eski Ahit’te de "kumar" kelimesi birebir geçmese de Talih putu olarak bilinen "Gad" ve Kader tanrıçası "Meni" hakkında uyarılar var (Yeşaya 65:11). Tarihsel yorumcular bu tür eğlencelerin Tanrı’nın isteklerinden uzak, dünyevi ve rastlantısal tutumlarla ilgili olduğuna dikkat çekiyor. Ayrıca, hikayelerde şans faktörünün insanların sorumluluğunu azaltan bir unsur olarak eleştirildiği görülüyor. Kısacası, doğrudan "kumar oynayın" veya "oynamayın" denmese de, şans oyunlarının kalbindeki değerlerden çok, insanın niyetine ve sonucunda ortaya çıkabilecek zararlara odaklanılıyor.

İsa'nın Kumara Bakışı: Ahlaki ve Ruhsal Açıdan Analiz

İsa'nın Kumara Bakışı: Ahlaki ve Ruhsal Açıdan Analiz

İsa’nın dünyasında paraya bakış, bugünkü reklamlarla dolup taşan şans oyunlarının çok ötesinde niteliklere dayanıyordu. İsa için asıl mesele, insanın hangi değerlerle yaşadığı, hayatını nasıl bir anlam çerçevesinde yönettiğiydi. Şans oyunlarında asıl mesele ise çoğu zaman para değil, insanın içindeki arzu ve ihtiraslardı. Matta 6:19-21’de, "Yeryüzünde kendiniz için hazineler biriktirmeyin... Çünkü hazineniz neredeyse, yüreğiniz de oradadır" cümleleri bu felsefenin temelini oluşturuyor. Yani mesele, insanların beklentilerini nereye bağladığı… Para tutkusu insanı Tanrı’dan, manevi amaçlardan ve gerçek ilişkilerden uzaklaştırabiliyor.

Bazı uzmanlar, kumarın cazibesinin insanlarda ani zenginlik isteğiyle ilişkili olduğuna inanıyor. Psikolojik olarak da hızlı kazanma tutkusu genellikle tatminsizlik, kaçış ya da kolay yoldan mutluluk arayışıyla bağlantılı. Burada İsa’nın "komşunu kendin gibi seveceksin" ilkesi devreye giriyor. Çünkü tipik bir kumar ortamında bir kişinin kazancı, başka birinin kaybı üzerinden kazanılmış oluyor. Oysa Hristiyanlığın temelinde paylaşım, adalet, empati gibi ortak değerler var.

Pratik hayattan bakarsak, mesela birisi maaşını sürekli bahis sitelerinde harcıyorsa ailesinin ve sorumluluklarının zarar görmesi kaçınılmaz. Eğlence amacıyla şans oyunu oynayanlarla, bütün birikimiyle risk alan ve hayatını bu oyunlara bağlayanlar farklı insanlar. İsa'nın öğretileri, birinin kendini ve başkalarını tüketen, zararlı bağımlılıklar geliştiren davranışlardan uzak durmasını öneriyor. Sadece ahlaken değil, manevi bakışla da insanın dengeli, bilinçli ve başkalarına zarar vermeyen bir yol seçmesinin daha doğru olacağına atıf var. Hatta geçenlerde papaz bir tanıdık, "Küçük bir alışkanlık, büyük bir yıkıma yol açabilir" demişti. Çünkü alışkanlıklar, karaktere dönüşürken insanı yönetir hale gelir. Burada İsa'nın öğüdü, alışkanlıklarınızın sizi kontrol etmesine izin vermemeniz üzerine kuruludur.

Hayatın İçinden: Kumar, Günah Kavramı ve Modern Yorumlar

Hayatın İçinden: Kumar, Günah Kavramı ve Modern Yorumlar

Modern Hristiyan topluluklarında kumara bakış büyük ölçüde kültürel ve coğrafi farklara göre değişiyor. Mesela Amerika’da bazı eyalet kiliselerinde kumar konusunda son derece sert kurallar varken, Avrupa’da daha esnek ve kişisel tercih olarak değerlendirenler de var. "Günah" denilince ise hemen herkesin kafasında büyük ve kalın bir çizgi beliriyor. Üstelik bu çizgi yıllar içinde toplumdan topluma, aileden aileye bile değişkenlik gösteriyor. Birçok rahip, psikolog ve sosyolog, kumarın bireyin sahici benliğiyle ve toplumsal sorumluluklarıyla ilişkisini araştırmış durumda. Harvard Üniversitesi'nin 2019 tarihli araştırmasında, düzenli kumar oynayanların önemli bir kısmının zamanla psikolojik ve finansal zarar gördüğü bilimsel olarak kanıtlandı. Şunu da belirtmek lazım, araştırmada kişilerin çoğunun "sadece eğlencesine başladığını" söylediği, fakat işin geldiği noktanın bambaşka bir yere evrildiği vurgulandı.

Günümüz Hristiyan teolojisi açısından "günah" kavramı, kişinin niyetine ve eylemin sonucunda oluşan zarara odaklanıyor. Eğer kumar bir bağımlılığa, hırs ve bencilliğe, aile ve sosyal çevrede tahribata yol açıyorsa, bu durumda davranış "zararlı" olarak tanımlanıyor. Bazı mezhepler ise, düşük riskli ve sembolik şans oyunlarını ahlaki açıdan sorunlu görmüyor. Örneğin, kilise etkinliklerinde çekiliş düzenlenmesi ya da tombala gibi ufak şans oyunlarının "paylaşım ve yardımlaşma" amaçlı olduğu sürece hoşgörüyle karşılandığı örnekler var. Tabii burada yine bireyin niyetinin ve tutumunun en kritik belirleyici olduğunu eklemek gerekir.

Şahsen ben, ailem ve sevdiklerimle yaptığım sohbetlerde bu konunun çok katı bir şekilde yasaklanmasından ziyade, hayatı yaşarken dengenin ne kadar hassas olduğuna dikkat çekilmesi gerektiğini görüyorum. Kedi Mavi bile bazen bir çıngırağı yuvarlarken oyun oynadığını sanır ama bir anda tüm ilgisini başka bir şeye yöneltebilir. Yani hayatta da insanlar bazen oyuna kapılıp kontrolü kaybedebilir. İsa'nın temel mesajı, kendini kaybetmeden, başkalarına ve kendine zarar vermeden, bilinçli bir yaşam sürmekle ilgili. Burada önemli bir ipucu var: her davranışın arkasında niyet ve sonuçlar var. Kimi zaman kişiye, kimi zaman topluma zarar verebilecek olan eylemleri gözden geçirmek, gerçek Hristiyan felsefesinin de özünden geliyor. Bireysel olarak, hangi alışkanlıkların hayatıma anlam kattığını ya da beni tükettiğini sorgulamak hem ruhsal hem de gerçekçi bir yol oluyor.

Kısacası, İsa'nın hayatından ve İncil'in çeşitli bölümlerinden bakınca, kumara dair tavrın çok net olmasa da, insanın kendi kendisinin sınırlarını, önceliklerini ve ilişkilerini koruması gerektiği açıkça vurgulanıyor. Kumar tek başına "günah" ya da "serbest" gibi keskin ifadelerle değil; hayatın orta yerinde, insan ilişkileri ve öz disiplinle ölçülen bir konu olarak karşımızda duruyor. Ve belki de en önemli gerçek; İsa'nın mesajında olduğu gibi, insanın kalbindeki niyetin, günlük yaşantısının ve başkalarına karşı duyarlılığının her şeyden önce gelmesi gerektiği fikri... Ve tabii kedi Mavi gibi, bazen neye odaklanacağımızı iyi seçmek en huzurlusu oluyor.

Sedef Korkmaz

Sedef Korkmaz

Ben slotlar konusunda uzmanlaşmış bir yazarım ve Bets10 güncel giriş ile ilgili konularda yazmaktan hoşlanırım. Yazılarımda, okuyuculara en iyi stratejileri ve oyun ipuçlarını sunarak en iyi deneyimi yaşamalarına yardımcı olmayı hedefliyorum. Bunun dışında, hobilerime vakit ayırarak dengeli bir yaşam sürmeye çalışıyorum. Yazılarımda her zaman yenilikçi yaklaşımlar sunmaya çalışıyorum. En büyük tutkum okuyucularıma aydınlatıcı ve eğlenceli içerikler sunmak.

Bir yorum Yaz